“Bunu söylemezsem çatlarım”

Toplantıda Vali Hulusi Şahin’e bir gazeteci tarafından  ‘Yeni Cami’de bir restorasyon yapıldı ancak yap boza döndü. Avluya konulan beton bloklar ve şemsiyeler dikkatinizi çekti mi?” sorusu yöneltildi.  

Vali Hulusi Şahin, “Keyfiyet, Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne iletildi. Bu konu taşındı. Onunla ilgili bir çalışma yapıyorlar. Bunu söylemezsem çatlarım; bu vakıfların parasıdır. Vakıf parasıyla onu yap, bunu yap, onu kır, bunu yık, vakıf parasıdır, bunun bedeli, vicdani sorumluluğu ağırdır. Onun için ne yapılacaksa yapılmalı ama vakıf parasına da titiz davranılmalıdır. Cuma Namazlarını genelde Yeni Cami’de kılıyorum, caminin içi çok güzel olmuş, yapılan emeği de burada hor görmeyelim. Caminin içi çok güzel olmuş, bahçesiyle ilgili tartışmalar olabilir, fikirler olabilir.  Ben olsaydım hiç ihata duvarı yaptırtmazdım. Tamamen meydanın içerisinde olsun, dış ihata olmasın ve orası dümdüz olsun. Ben öyle düşünürdüm ama böyle değerlendirilmiş. Bir proje var, öyle değerlendirilmiş, kuruldan öyle onay çıkmış dolayısıyla bunlar tartışılabilir. Tekraren söylüyorum; harcanan paranın vakıf parası olduğunu lütfen unutmayalım. ‘Yıkalım yeniden yapalım.’ Yıkmak bir maliyet, yapmak bir maliyet, vakıf parasını unutmayalım. Şemsiyeler konusunda benimde hiç içime sinmedi. Onu da söylemek lazım, hiç kullanılmasa daha iyiydi. Yapılan şeyi yıkma konusunda vicdani sorumluluğumuzu lütfen unutmayalım” şeklinde konuştu.  

Nemrut Dağı ile ilgili turizm çalışmaları konusunda ise Vali  Hulusi Şahin şu  şekilde konuştu:

“Asfaltı düzeltirsek biz Nemrut’tan da çok istifade edebiliriz. Yani, orası Ermenistan hududu değil, Türkiye’nin bir parçası. Turistimiz orayı da ziyaret eder döner. Turizm böyle gider, mülki sınırlarla çizemezsiniz. Turizmde bir destinasyon kültürü var, bir yere geldiği zaman 4-5 yeri görmek ister. Bunu Malatya merkezli yaparsanız, çok daha kıymetli olur. Bu destinasyon işi, sadece bir yer için gelmiyorlar. Mutlaka geldikleri zaman birkaç yeri ziyaret etmek istiyorlar. Dolayısıyla ben Nemrut’unda bu çalışmaların içerisine monte edilmesi gerektiğini düşünüyorum.  Bunun için yol izlememiz lazım. Adıyaman’a engel olmak değil, tam tersine Adıyaman ile beraber çalışmak. Malatya merkezde bizim yeteri kadar yatak kapasitemiz var. Havaalanı itibariyle Malatya çok daha avantajlı, daha merkezi. Malatya merkezli turlar, kısa olanın da içinde Nemrut, Malatya, Elazığ. Uzun olanında Diyarbakır’da, Şanlıurfa’da, Sivas’ta olabilir. Sadece arkeolojik bakmayın, çünkü kültür turları da parça parça.”

“İlgili firmayı çağırdım ve “Bir an önce buna çare bulun” dedim” 

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan ise Yeni Camii’de yürütülen restorasyon çalışmaları ile ilgili kamuoyuna yansıyan rahatsızlıkları yüklenici firmayla görüştüklerini belirterek, Vakıfların kendi mecrası içerisinde çalışmayı yürüttüğü için işe karışmadığını kaydetti.

Büyükşehir Belediye Başkanı Gürkan, “Battalgazi’deki eserlerde bizzat başında durarak, neyin ne şekilde yapılacağı noktasında Kurulma Kurulu toplantılara da bizzat katılarak, işlerin nasıl olması gerektiğini ifade ettik. Bizim 1,5 yılda yaptığımız Ulu Cami ve Kervansaray varken, Teze Cami ki onların dörtte biridir, 4 yıla yakın bir süredir yapılamadı. İlgili firmayı çağırdım ve “Bir an önce buna çare bulun” dedim. Bunlar basının önünde reklam yapılarak olacak işler değil. Niyetiniz hasıl olacak. Algılarla değil olgularla hareket edeceğiz. Bu tür şeylerin sonucu çıkmaz. Bazı şeyleri doğru yapmamız lazım. Bunu hepimizin takip etmesi gerekiyor ve sonuç odaklı çalışacak. Koruma Kurulunda Diyanet ve Müftülük takip ediyor, depremde zarar görmenin tamirat, tadilat işi, normalde yapılırdı, bizim yakinen takip etmememizin sebebi de odur ama keşke de takip etseydik, bu sonuçlar çıkmazdı. Biz takip etseydik o sularda yerinde akardı. Aldatma cihetiyle ‘Efendim su’ diyorlar, Yeni Cami’nin altı zaten sudur. 1,5 metre aşağıya inseniz su var. Bu tür gereksiz mazeretlerle mevcudu dağıtmamız doğru olmamıştır. İnşallah en kısa sürede toplanacak” ifadelerini kaydetti.

Yeni Cami'deki restorasyon- onarım çalışmalarında, proje tadilatları yapılarak caminin görünümünü ve çevre düzenlemesini bozan ve pahalı imalatlar yapıldığı, bunun da müteahhit firmaya para kazandırmaya yönelik olduğu iddiaları sık sık dile getiriliyor.